Zayıflama Yöntemleri » Kilo Verme Genel » Kansızlık Kilo Vermeyi Engeller mi?

Kansızlık Kilo Vermeyi Engeller mi?

Kansızlık Kilo Vermeyi Engeller mi?

Kansızlık kilo vermeyi engeller mi ya da kilo vermeye engel olan rahatsızlık gibi birçok konu sık sık gündeme geliyor.

Artık bilindiği gibi vücuttaki herhangi düzensizlik, kan değeri bozukluğu hatta stres bile kilo vermeyi engelleyebiliyor.

Kansızlık özellikle kadınlarda çok sık görülen bir rahatsızlık ve ülkemizde de bu hastalıktan şikayetçi olan çok sayıda insan var.

Kansızlığın bireyin günlük yaşantısını olumsuz etkilemesi, yaşam kalitesini ciddi seviyede düşürmesi ve ilerleyen süreçte daha ciddi hastalıklara neden olması kansızlığın asla hafife alınmaması gerektiğini anlamak için yeterli.

Kansızlık vücutta ciddi belirtiler vererek sinyal veriyor ama birçok kişi bunu anlayamıyor ya da bu belirtileri başka sebeplere bağlıyor. Ne yazık ki özellikle birçok kadın hastaneye gidip bu durumla ilgili sonuç almakta geç kalıyor ve uzun yıllarca sıkıntı çekiyor.

Kansızlığı fark edemeyen birçok kişi buna bağlı olarak kilo vermekte zorlanıyor hatta kilo almaya başlıyor. Ardından tekrar kilo verme denemeleri yapılıyor ama sonuç olarak kesinlikle kilo verilemiyor. Dolayısıyla özellikle kilo verme sorunlarında kansızlığın aslında vücudu ne kadar etkilediğiniz anlayabilmek gerekiyor.

Kansızlık Nedir? Belirtileri Nelerdir?

Halk arasında kansızlık olarak isimlendirilen hastalığın tıpta adı anemidir. Kansızlık kanda var olan hemoglobin miktarının ve alyuvar sayısının azalmasına bağlı olarak gelişmektedir.

Kansızlık tedavi edilmediğinde daha ciddi hastalıklara neden olabilecek önemli bir hastalıktır.

Kansızlıktan şüpheleniyorsanız ve kilo vermekte de zorlanıyorsanız; belirtileri dikkate almanızda fayda var.

Yorgunluk, halsizlik, sürekli bir uyku hali, nefes almada güçlük, tırnak yüzeyinde görülen beyazlıklar kansızlığın en net belirtileridir.

Neden kilo veremiyorum diye merak ediyorsanız ve bu belirtileri taşıyorsanız; bir uzmana danışmanız faydalı olabilir.

Belirtiler kendini gösterene kadar hastalık seviye olarak baya ilerlemiş olabilir. Bu nedenle en ufak belirtiyi fark ettiğinizde doktora danışmalısınız.

Belirti hissetmiyorsanız bile kansızlık açısından risk grubundaysanız ya da daha önce kansızlık tedavisi görmüşseniz 6 ayda bir kez; kansızlık sorununuz hiç olmadıysa yılda bir kez detaylı kan tahlili yaptırarak kontrollerinizi aksatmamalısınız.

Kansızlık Kilo Vermeyi Nasıl Etkiler?

Kilo vermeyi yavaşlatan nedenler arasında kansızlık ve kansızlıkla alakalı çeşitli rahatsızlıklar da yer alıyor.

Kansızlık sıkıntısı çeken kişilerde demir eksikliği ve b12 eksikliği gibi rahatsızlıkların görülmesi de mümkün.

B12 eksikliği kilo vermeyi engeller mi diye merak ediyorsanız; b12 eksikliğinin hatta demir eksikliğinin kansızlığın da etkisiyle kilo vermeye engel olduğu biliniyor. Bu durumda kansızlık, b12 eksikliği, demir eksikliği olanlar için diyet listesi veren bir uzmandan destek alabilir; aynı zamanda da tedavinizi de yaptırabilirsiniz.

Bu hastalıkların kilo vermeyi engellemesi ile vücut dengesini bozmak sayesinde oluyor.

Kansızlık yaşayan kişilerde oksijen verimli kullanılamadığı için ne kadar diyet yapılırsa yapılsın vücut yağ yakmakta zorlanmaktadır. Dolayısıyla kilo verememe sebepleri arasında kansızlık ilk sıralarda yer alıyor. Üstelik kansızlık sadece kilo vermeyi yavaşlatan nedenler arasında durmakla kalmıyor; kadınlarda çocuk sahibi olamama, regl olamama, adet düzensizliği, kalp hastalıkları gibi rahatsızlıkları da beraberinde getiriyor.

Kansızlığın kilo vermeyi engellemesinin bir diğer nedeni  de metabolizmanın kansızlığa bağlı olarak yavaşlamasıdır.

Metabolizma yavaşladığında kilo vermek ciddi biçimde zorlaşır ve hatta durma noktasına gelebilir. Metabolizma, kilo verme sürecindeki kilit noktalardan bir tanesidir.

Metabolizmanın herhangi bir sebepten yavaş çalışması da kilo vermeyi yavaşlatır hatta engelleyebilir.

Vücut kansızlığa karşı kendisini korumaya çalışırken üzerine bir de diyet yapılarak beslenme eklenince vücut kendini iyice korumaya alır ve bir direnç oluşturur.

Vücut kalori kısıtlamasına tepki vermek için alınan her türlü gıdayı yağa çevirerek depolamaya başlar.

Sağlıklı beslenseniz, yağsız gıdalar tercih etseniz bile vücudunuz artık kendini korumaya almıştır ve stok yapma işlemi sorun ortadan kalkana kadar devam eder. Böylece vücudun çalışma sistemi tamamen kendini korumaya yönelir ve kilo vermek imkansız hale gelir.

Kansızlığın belirtilerine bağlı olarak vücudun yorgun düşmesi, günlük hareketliliği de azaltmaktadır.

Hareketlilik azalınca kilo verilmesi güçleşir hatta üzerine yanlış beslenme eklenince kilo alımı bile görülebilir.

Kansızlık sorunu olan kişilerin, kendilerini hareket etmeye zorlaması anlamsızdır hatta aşırı zorlama baygınlıklara bile neden olabilir.

Kansızlık Sadece Beslenme ile Düzelebilir mi?

Hem kilo vermek hem kansızlığı doğru beslenerek düzeltmek hedefindeyseniz; yanlış yoldasınız. Kansızlık, kan hastalığı olup sadece beslenme değişiklikleriyle tedavi edilebilecek bir hastalık değildir.

İlaçla tedavisinden sonra beslenmeye dikkat edilerek engellenebilir ama beslenme ile düzelebilmesi olanaksızdır.

İlginizi Çekebilir: Demir İlaçları Kiloyu Nasıl Etkiler?

Kansızlık Sebebiyle Kilo Veremeyenler Ne Yapmalı?

Kansızlık sebebiyle kilo veremiyorsanız yani anemi hastası olduğunuz teşhis edilmişse kilo verebilmek için önce tedavi olmalısınız. Kansızlık hastalığının tedavisi için çeşitli ilaçlar vardır ve düzenli kullanıldığında kısa sürede sonuç vermeye başlar.

Tedaviden sonuç almaya başladıktan sonra diyete başlamanız önemlidir. Kansızlık sorunu henüz ortadan kalkmamışken diyet yaparsanız; vücudun direnç oluşturmasına bağlı olarak kilo verememeniz çok normaldir.

Yapmanız gereken önce iyileşmek, kan değerlerinizin normale dönmesini beklemektir. Ardından sağlıklı bir diyet tercih ederek kilo vermeye başlayabilirsiniz.

Kansızlık Hastalığı Olanlar Nasıl Diyet Yapmalı?

Kansızlık sorunu yaşayanlar tedavi olup iyileşseler bile hastalık tekrarlayabilir. Bu nedenle öncelikle kesinlikle düzenli kontrol çok önemlidir. Bunun yanında yapılacak diyetlerin bir uzman diyetisyen tarafından belirlenmiş olmasına dikkat edilmelidir.

Kendi bulduğunuz şok diyetlerden, tek tip beslenme biçimlerinden kesinlikle uzak durmalısınız. Bunlar sağlıklı kilo vermenizi engellemekle birlikte hastalığınızın tekrar etmesine neden olabilmektedir.

Kansızlık hastalığı olan kişiler diyet listelerinde birçok çeşide az miktarda da olsa yer vermelidir.

Diyet listesinde kırmızı et, balık, yeşil yapraklı sebzeler, süt hariç yoğurt, peynir gibi süt ürünleri mutlaka yer almalıdır.

Kansızlık rahatsızlığına bağlı belirtilerin görülmemesi için az ve sık beslenme biçimi önerilir. Öğün saatlerine ve öğün aralıklarına mutlaka dikkat edilmelidir.

Diyet yaparken bol su tüketmek metabolizmanın sağlıklı çalışmasına yardımcı olur.

Günde en az 2,5 litre su tüketmeye özen göstermelisiniz. İçtiğiniz çayları ve diğer içecekleri sıvı tüketimi dahilinde tutmamalısınız.

Kansızlık Hastalığında Kilo Vermenin Yolları

Kansızlık hastalığı tedavi edildiği müddetçe kilo vermeye engel olmayacaktır.  Ancak doktorunuza danışarak hem kilo vermenize yardımcı olacak hem kilo vermenizi sağlayacak bitki çaylarının isimlerini öğrenebilir; diyet döneminize bu şekilde destek olabilirsiniz.

Güzel bir beslenme biçimi ile kilo vermemek mümkün değildir. Dolayısıyla eğer doğru besleniyorsanız; bunun sonuçlarını kısa sürede görebilirsiniz.

Tedavi oluyorsanız zaten metabolizma hızınız da normale dönmüş olduğundan, fizyolojik açıdan da bir engel kalmadığından kısa sürede tekrar kilo vermeye başlayabilirsiniz.

Kansızlık Hastalığı Olanlar Spor Yapabilir mi?

Kansızlık şikayeti olanların kilo vermek için spor yapması çok güçtür. Hastalar zaten halsizlik, yorgunluk gibi şikayetlerden yakınırken spor yapmak bu kişilere fazlasıyla zor gelecek; yapsalar bile nefes nefese kalarak spor seansına ara vereceklerdir.

Kansızlık durumunda yapılması gereken en doğru şey hastalığın tedavisi tamamlanıp koruma ve takip dönemine geçildiğinde spora başlamaktır. Bu aşamadan sonra spor yapmak hem hastaya zor gelmez hem de hastalığa belirtiler ortadan kalktığından hastanın sağlığı tehlikeye atılmamış olur.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir